Aşkın Metafiziği

     Aşk tabiatın insan oğluna vermiş olduğu bir içgüdü, böceklerden bizlere akraba bir duygudur. Bu güdünün gözettiği yegane şey türün çıkarlarıdır.

       Bir erkek ile bir kadın arasındaki aşkta esas olan doğurganlık yani meydana gelecek olan çocuktur. Türün devamlılığının esas alındığı bu içgüdüsel olguda erkeğin gözettiği temel nitelikler :

1- Adet görebilme

2-Sağlık

3-Kemik ve beden yapısı

4-Belli bir tombulluk

    Kadının gözettikleri kesin olarak belirlenemese de temel olarak bunlar gösterile bilir:

1-Cesaret ve irade

2-Sakal ve tüy gibi erkeksi özellikler

3-Geniş omuzlar, dar kalçalar

    Bunlara mukabil kadın ve erkek fertlerden herhangi birinin sahip olduğu bir kusuru telafi edecek düzeyde karşı tarafın bu niteliğe sahip olması da bu içgüdüyü besler. Bu durum bazı zıtlıkların birbirini çekmesine sebep olur. Bunun temelinde mümkün olan en iyi cenini hayata getirme güdüsü yatar.

    İzahını yapmaya çalıştığım bu hadisede esas alınan güdü, türün iradisi olarak kişinin iradesinden üstün gelir. Kişi kendi mutluluğuna hizmet ettiğini düşünür fakat yıllardan beri bahis olunduğu üzere aşk bir yanılsamadır. 

    Türün iradesi tatmin olur olmaz kişinin yanında zor tahammül edilir bir hayat arkadaşı bırakabilir. Aşk evliliklerinin genellikle mutsuz olmasının izahı buradadır. Bir yanılsama olması hasebiyle çok nitelikli ve zeki insanların, iblis ve şirret kadınlarla evlenmesi çokça rastlanılır bir durumdur.

    Neslin devamlılığını esas alarak gerçekleştirilen evlilikleri bencilce gerçekleştirilmiş bir çıkar evliliğinden daha kutsal saydığımı eklemeliyim.